Herkes kısa yoldan zengin, ünlü ya da çok başarılı olma peşinde.
Biri bana destek olsun, biri benim elimden tutsun, hiç olmadı bari bir yerden bir torpil bulayım da bir yerlere geleyim falan.
Bazı örnekler vereyim o zaman, belki tekrar düşünmek istersiniz.
Bu ülkede 50 tane popstar, rockstar, zartstar, zurtstar yarışmaları yapıldı.
Bu yarışmaları kazananlar Türkiye’nin yeni yüzleri, yeni starları, yeni ilahları ilan edildi.
Abidinler, Bayhanlar, Melihler, Tülinler, Canerler ve daha bir çok isim, birkaç günde ünlü oldular, birileri tarafından ünlü yapıldılar.
Peki, şimdi bu isimler neredeler? Ne yapıyorlar? Gören, duyan var mı?
Bazılarını aradan yıllar geçtikten sonra bir gazetenin magazin sayfasında küçücük bir haber olarak görüyoruz bazen.
İşte, “Popstar bilmem kimin son hali” veya “Bilmem ne programının ünlüsünün psikolojisi bozuldu, yıllardır tedavi görüyor”.
Nedenini hiç düşündünüz mü?
Eğer bir yere, bir mevkiye, bir makama gerçekten hak ederek, gerçekten o makam sahibinin olması gereken nitelikleri kazanarak gelmezseniz orada kalıcı da olamazsınız.
Sırtınızı birine yaslayarak bir şeyleri elde ederseniz sırtınızı yasladığınız o güç sizi terk ettiği anda veya kendisi de düştüğü anda siz de paat diye gerisin geriye düşersiniz.
Bileğinizin gücüyle, yetkinliklerinizle, kendinizi geliştirerek ve hak ederek sahip olmadığınız hiçbir değer kalıcı olamaz.
Üstelik daha da kötüsü insan bir defa yüksekleri gördükten sonra, çevresinden sahte ve geçici de olsa büyük bir ilgi, alaka, saygı gördükten sonra hiçbir şey yokmuş gibi eski hayatına dönemez. Bunu kabullenemez psikolojik bunalım yaşar.
Hz. Ali’nin harika bir sözü vardır, “Herkes hızla yükselenleri kıskanıyor, oysaki en hızlı yükselenler tüyler ve tozlardır.”
Allah kimseye gerçekten hak etmeden, birilerinin torpiliyle, gücüyle, kısa yoldan veya uyanıklıkla bir yerlere gelmeyi nasip etmesin inşallah.
Çünkü geri düşüşü çok kötü oluyor.
Sevgi ve saygılarımla…
Bir yanıt yazın